Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Aziz ALTINTAŞ
Aziz ALTINTAŞ

KENDİN OL! Antrenörlükte Kimlik Arayışı

 


KENDİN OL! Antrenörlükte Kimlik Arayışı

“Başka biri olmaya çalışırsan, ulaşabileceğin en iyi yer, ikinci olmaktır.”

Futbol, yalnızca saha içinde oynanan bir oyun değil; aynı zamanda karakterin, duruşun ve inancın sahaya yansıdığı bir mücadele alanıdır. Özellikle de antrenörlük, sadece bilgiyle değil, kimlikle yapılan bir meslektir. Bu yüzden diyorum ki: Antrenör olarak kendiniz olun. Başkasının gölgesine sığınarak yol alınmaz; çünkü o gölge sizin değil, onun yoludur.

Antrenörlüğün en zorlayıcı yanlarından biri, kendi sesini bulmaktır. Dış baskılar, ebeveynlerin beklentileri, kazanma arzusu, diğer antrenörlerin başarıları… Tüm bunlar sizi başka biri gibi davranmaya zorlayabilir. Oysa antrenörlük, başkalarının yöntemlerini kopyalamakla değil; kendi deneyimlerinize, değerlerinize ve inançlarınıza dayanan bir felsefe ile anlam kazanır.

Futbolcular antrenörlerinin samimiyetini hisseder. Rol yapıyorsanız, bunu anlarlar. Bu da güven kaybına yol açar. Oysa güven, başarıya giden yolun temel taşıdır.

Antrenörlük Bir Felsefedir
Antrenör, geçmişini ve yaşadıklarını analiz etmeli, şimdisine dürüstçe bakabilmeli ve geleceğe dair bir yol haritası çizebilmelidir.
Bu harita sadece teknik taktik bilgiden ibaret değildir.
Bu; karakterin, ilkelerin, insani duruşun bir toplamıdır.

Hiçbir maç, hiçbir şampiyonluk; ahlaki değerlerden ve insani duruştan daha değerli olmamalıdır.
Çünkü unutmamalıyız ki; hiçbir emek karşılıksız kalmaz.
Ektiğiniz her tohum, gün gelir filiz verir.

Bir antrenör, neden bu işi yaptığını bilmeli ve bu cevabı her gün kendisine tekrar etmelidir. Bu cevabı bulmuş olan antrenörler; tutarlıdır, net konuşur, sorumluluk alır. Bulamayanlar ise başarısızlıkta suçu oyunculara, hakeme ya da sisteme atar.

Güven, Başarının Anahtarıdır
Antrenör ve sporcu arasındaki bağ; açık iletişim, karşılıklı güven ve ortak hedef bilinci ile güçlenir. Antrenör, sadece çalıştırmaz; yönlendirir, ilham verir, hayatına dokunur.
Bu yüzden antrenörün felsefesi, hem kendi iç sesi olmalı hem de oyuncusuna yol gösteren pusulası…

Kendinize şu soruyu sorun:
“Ben kimim ve bu sahada neyi temsil ediyorum?”
Bu soruya net cevap verebiliyorsanız, zaten yolun yarısını geçmişsinizdir.

📌 Son Söz
Antrenörlük felsefesi; sürdüğünüz bir araç gibidir.

Deneyimleriniz direksiyon
Değerleriniz yol haritası
Dış koşullar ise yolun hava durumu gibidir

Ve unutmayın, bu yolun sonunda kazanılan her şeyin ardında emek, tutarlılık ve samimiyet vardır.
Kopyalanmış yöntemlerin değil, özgün duruşun izleri kalır.

Kendiniz olun… Çünkü sahada en çok ona ihtiyaç var.

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER