Çiçekli Mahallesi’nde yıllardır işleyen bir sistem vardı: DSİ ve Meta Maden iş birliğiyle kurulan sulama göleti, elektrik giderlerini Meta karşıladığı sürece çiftçinin ekmeğiyle su arasında bir bağ kuruyordu. Ama Meta Maden tökezleyince, bu bağ tek taraflı koptu. Şimdi ne su var, ne insaf.

Meta artık elektrik faturasını ödeyemiyor. Peki belediye ne yapıyor? Sorunu çözmek yerine, faturayı doğrudan çiftçiye kesiyor. Üstelik sadece faturayı da değil: geçmişten kalan haklarını da gasp ediyor. Ön ödemeli sayaçlar iptal, kartlar geçersiz. Belediye diyor ki: “Yeni abonelik aç, 5.000 TL öde, belki suyunu veririm.”

Bu nedir? Yönetmek mi, cezalandırmak mı?

Çiftçi yalvarmıyor, sadece emeğinin boşa gitmemesini istiyor. “Suyu verin, parasını ödeyeceğim” diyor. Ama Başkan çiftçiye güvenmediğini açıkça ilan ediyor: “En az 200 kişi ödeme yaparsa vanayı açarım.” Bu nasıl bir belediyecilik anlayışıdır? Bu halkı yıllardır tanımıyorsanız, yönetmeye neden talip oldunuz?

Başkan diyor ki: “Çiçekli’nin suyu pahalıya mal oluyor, neden herkesin vergisiyle bu masraf karşılansın?” İyi de Sayın Başkan, belediye ticarethane midir? Maliyet hesabıyla mı hizmet götürülür? O zaman kırsala hiç asfalt dökmeyin, nüfusu az diye hizmet yapmayın! Bu mudur adalet anlayışınız?

Kaldı ki belediyenin kasasında olduğu söylenen 60 milyon TL var. Bu paranın yalnızca 15 günlük faizi, Çiçekli’nin sulama masrafını karşılıyor. Ama belediye tercihini çiftçiden değil, faize işleyen paradan yana kullanıyor. Çünkü burada mesele para değil, tercih.

Belediye, kültür şenliklerine sanatçı getirirken vatandaşa “Kimi dinlemek istersin?” diye sormuyor. Etkinliğe katılmayan da cebinden çıkan parayı geri alamıyor. Ama konu sulamaya gelince, halktan kuruş kuruş hesap soruluyor. Çifte standart bu değilse nedir?

Bir mahalleye “Kent Lokantası, Kent Mandırası, Kent Kasabı” açılıyor; diğer mahalleler kaderine terk ediliyor. Hizmet adı altında yapılan her iş, adaleti daha da zedeliyor. Gördes Belediyesi’nin bu yaklaşımı sadece Çiçekli’nin toprağını değil, vatandaşın adalet duygusunu da kurutuyor.

Çiftçiye güvenmiyorsanız, bu halka hiç güvenmiyorsunuz demektir.

Unutmayın Sayın Başkan, Sulama göletine değil, adalete vanayı kapatıyorsunuz. Ama bu halk unutmaz. Ne susuzluğu, ne de kendisine reva görülen bu ayrımcılığı…